Türkiye'nin Beyrut Büyükelçisi Çağatay Erciyes, Lübnan gazetesine yazdığı makalede, Türkiye'de darbe girişimine kalkışan Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ve onunla mücadeleye değinerek, uluslararası toplum ve basının da Türkiye'deki olaylara bakışındaki hataları değerlendirdi. Büyükelçi Erciyes, Arapça yayın yapan En-Nahar gazetesinin bugünkü nüshasında "Uluslararası toplum Türkiye'deki olayları doğru okuyor mu?" başlıklı bir makale kaleme aldı.
FETÖ'nün Türk halkı için "hayali değil, gerçek bir tehdit" olduğunu ve bunun 15 Temmuz'daki darbe teşebbüsü ile kendini gösterdiğini vurgulayan Büyükelçi Erciyes, "Bu gizli teşkilatın mensupları, Türk halkı tarafından terörist olarak tanımlanmaktadır. FETÖ'nün dünyadaki diğer örgütlerden farkı, devlet içerisinde gizlice ve sinsice yapılanmış olmasıdır. Bu nedenle FETÖ, Türk devleti içindeki Truva atıdır." ifadelerini kullandı.
Örgütün amacının Türkiye'de anayasal düzeni değiştirmek ve ülke yönetimini ele geçirmek olduğunu belirten Erciyes, FETÖ'nün 1980'li yıllardan itibaren Türk devlet kurumlarına sızmaya başladığını, okul, banka, medya kuruluşları ve ticari şirketleriyle beraber 150 milyar dolardan fazla bir ekonomik yapıyı yönettiğini vurguladı. Erciyes, makalesinde FETÖ üyelerinin ve destekçilerinin ortaya çıkarılması için 2014'ten bu yana hukuk kuralları içerisinde yoğun bir mücadele gerçekleştiğine ve 15 Temmuz darbe girişiminin böyle bir ortamda cereyan ettiğine dikkati çekti.
Darbe girişiminin ardından tutuklananları, "darbe teşebbüsüne iştirak edenler, suçüstü yakalananlar, FETÖ'ye doğrudan destek verenler ve örgütün üyesi olduğuna şüphe edilen kişiler" şeklinde sıralayan Büyükelçi Erciyes, şu ifadeleri kullandı: "Türk devletinin içine sızmış bu illegal paralel devlet yapılanmasının temizlenmesi, Türkiye'yi daha istikrarlı ve güçlü hale getirecektir. Türkiye bu yöndeki adımlarını uluslararası yükümlülüklerine saygı göstererek ve hukuk sınırları içinde kalarak yapacaktır."
"Uluslararası toplum, Türkiye'deki gelişmeleri doğru olarak analiz edememektedir"
Lübnan basınında Türk hükümetinin darbecilere ve destekçilerine karşı aldığı tedbirleri Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Joseph Raymon McCarthy döneminde komünizme karşı aldığı tedbirlerle kıyaslayan yazılar yer aldığını belirten Erciyes, bunun doğru olmadığını ifade etti. Büyükelçi Erciyes, FETÖ'nün devlet kurumlarından ayıklanması sürecinde ABD'deki McCarthy örneği yerine 1990'daki Doğu-Batı Almanya birleşmesi döneminin incelenmesi gerektiğine işaret ederek, makalesinde şu ifadelere yer verdi: "Uluslararası toplum, ön yargılardan ve yetersiz bilgilerden hareketle Türkiye'deki gelişmeleri doğru olarak analiz edememektedir.
FETÖ'nün Türk halkına ve Türkiye'deki anayasal düzene yönelttiği tehdidin vahameti ve ciddiyeti tam olarak algılayamamaktadır." Farklı sosyal sınıflara ve siyasi görüşlere mensup milyonlarca Türk vatandaşının sokağa çıkarak darbeye karşı durduğunu hatırlatan Türkiye'nin Beyrut Büyükelçisi Erciyes, makalesini şöyle sonlandırdı: "Türk toplumunun bu tepkisi, gelecekte Türkiye'de başka darbeye kalkışılmamasının en büyük sigortası olmuştur.
15 Temmuz darbe girişimi Türk toplumu ve siyasetinde yeni bir tablo ve ulusal uzlaşı yaratmıştır. Bu uzlaşı devlet kurumlarının FETÖ'den temizlenmesini, liyakat, şeffaflık ve hesap verilebilirlik ilkelerinin devlet içinde yeniden hakim kılınmasını arzu etmektedir. Türk hükümetinin halihazırdaki çabaları da bu yöndedir. Bu süreç Türkiye'yi daha da güçlü kılacaktır."
dikGAZETE.com