Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Latin Amerika turu öncesi uçağa binmeden önce Atatürk Havaalanı Devlet Konukevi’nde basın açıklaması yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘’Dün öğle saatlerinde Rus hava kuvvetlerine ait olduğu tespit edilen bir savaş uçağı bizim hava sahamızı ihlal etti. İngilizce ve Rusça olarak tüm ikazlara rağmen gerçekleşen bu ihlali, Rusya’nın bölgedeki krizi tırmandırma çabasının bir sonucu olarak görüyoruz. İhlal edilen hava sahasın aynı zamanda NATO hava sahası olduğu için konu NATO’nun da takibindedir. Zaten bizden önce NATO bu tespiti yapmış bulunuyor. Rusya, Türkiye’nin egemenlik haklarına yönelik bu ihlallerini devam etmesi halinde sonuçlarına katlanmak mecburiyetinde kalacaktır. Bu tür sorumsuz adımların ne Rusya Federasyonu’na ne NATO Rusya ilişkilerine ne de bölgesele ve küresel barışa hiçbir faydası yoktur. Tam tersine ciddi zararları vardır” dedi.
Konunun Türkiye Dışişleri Başkanlığı’na çağrılan Rusya Büyükelçisine açıkça aktarıldığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşanan olayın şiddetle protesto edildiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya’nın bölgedeki operasyonlarının terörle mücadele ile hiçbir ilişkisi olmadığını belirterek, ‘’Bu arada ben Dışişleri Müsteşarımıza, ‘Rusya tarafıyla görüşün. Sayın Putin ile bizzat görüşmek isterim’ demişimdir. Ve o andan bu ana kadar henüz kendisine ilettiklerini fakat oradan bir dönüş olmadığını bizim büyükelçiliğimiz buraya bildirmiştir. Rusya’nın bugün yeni örneklerine şahit olduğumuz Suriye’nin sınırımıza yakın bölgelerindeki sivil hedeflere yönelik saldırılar bunlar tabii ki bizde endişe meydana getirmektedir ‘’diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şuana kadar Bayırbucak’a ait birçok köyün bombalanmaya devam edildiğini, 3 bin kişinin şuanda Türkiye tarafına geçtiğini, bunun için yerleşim planlamaları ve her tür tedbirlerin alındığını aktardı.
Cenevre görüşmelerine ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, PYD’nin DAİŞ’e karşı savaşmasının bir terör örgütü olmadığı yönündeki iddiaların kendileri için ikna edici olmadığını ifade ederek, ‘’Türkiye’nin tavrı bir defa biz bir terör örgütü ile masaya oturup da kalkıp da bir barış görüşmesini yapamayız. PYD bir terör örgütüdür. Biz bunu defaatle taraflara söyledik. Biz bir terör örgütüyle neyi konuşacağız. Yani kalkıp da terör örgütüyle eğer biz bunu konuşacaksak bu teklifi getirenler DAİŞ ile de masaya otursunlar. Acaba DAİŞ ile masaya oturabilirler mi? Buna normal bakılabilir mi? Bakılamaz. Bu nasıl normal değilse ayını şekilde böyle bir terör örgütüyle de bizim masaya oturmamız asla mümkün değildir’’ şeklinde konuştu.
Açıklamalarının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, özel uçak "TUR" ile saat 19.55'te, resmi ziyaretlerde bulunmak üzere Şili'ye gitti. Erdoğan'ı, Atatürk Havalimanı'ndan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker, İstanbul Valisi Vasip Şahin ve diğer ilgililer uğurladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak da Şili'ye hareket etti.
İLYAS KAÇAR
dikGAZETE