?>

Çin'in İran sınavı ve jeopolitik denge arayışı

Çin, Orta Doğu politikasını dikkatli bir şekilde sürdürebilmesi için temkini de elden bırakmaması gereken riskli bir siyasal aktör

Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor - 1 gün önce

İstanbul

Dr. Hüseyin Korkmaz, İran ve İsrail arasındaki krizde Çin'in diplomatik ve stratejik pozisyonunu için kaleme aldı.

***

İran ile İsrail arasında yaşanan çatışma yalnızca bölgesel güç dengelerini değil aynı zamanda küresel güç mimarisini de etkileyen; güç ve meşruiyetin yeniden tanımlandığı kritik bir sürecin önünü açmaktadır.

İsrail'in, BRICS ve Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) üyesi olan İran'a yönelik ani saldırısı ve sonrasında İran'ın kuvvetli mukabelesi tam ölçekli bir bölgesel savaşa dönüşme riski taşırken gözler İran'ın yanında durmaya özen gösteren Çin'e çevrilmiş durumda.

Çin'in Orta Doğu politikası: Enerji, ticaret, denge ve itidal

Çin'in Orta Doğu politikası enerji güvenliği ve kalkınma merkezli bir hat üzerinden ilerliyor. Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) İsrail'in güvenliğini ön planda tuttuğu yaklaşımın aksine Çin, bölgede ticaret üzerinden ilişkiler geliştirmeyi önceleyen bir tutuma sahip. Özetle Pekin, Orta Doğu'da ABD'den sonra dengeleyici bir aktör olmanın peşinde. Bu noktada, Pekin'in çatışma bölgelerinde düşük profil, düşük risk anlayışı çerçevesinde askeri angajmana girmediğini de not etmek gerekiyor.

Çin'in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Fu Cong, İran-İsrail çatışmalarının başlamasından hemen sonra İsrail'i kınadı. Pekin, saldırıların olası "ciddi sonuçları" konusunda uyarıda bulunarak İran'ın egemenliği, güvenliği ve toprak bütünlüğünün ihlal edilmesine karşı çıktı. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü ise Çin’in "durumu yatıştırmak için yapıcı bir rol oynayabileceğini" duyurdu.

Çin, bu saldırının petrol arzını ve küresel enerji piyasalarını etkilemesinden ciddi şekilde endişeleniyor. Çin'in İran'dan petrol alımının Tahran'ın uğradığı yaptırımlara rağmen yılda 50 milyar doları aştığı tahmin ediliyor. İran ile yaptığı 25 yıllık stratejik işbirliği anlaşmasına bağlı kalmak adına daha dikkatli davranmaya çalışan Çin açısından İran gerek BRICS gerekse ŞİÖ'de birer ortak ve stratejik bir dost. Ancak Çin, Orta Doğu politikasını dikkatli bir şekilde sürdürebilmesi için temkini de elden bırakmaması gereken riskli bir siyasal aktör.

Kenar kuşakta kırılgan ittifak: Çin'in İran çıkmazı

İran açısından bakıldığında, doğuda güç kazanan ve Batı karşıtlığı temelinde şekillenen "çok kutuplu dünya" söyleminin büyük ölçüde retorik düzeyde kaldığı görülüyor. ABD ve İsrail'in sert güç hamlelerine karşı Çin ve Rusya'dan senkronize bir karşılık gelmemesi, İran'ın kendisini giderek daha yalnız hissetmesine ve stratejik vizyonunu reelpolitik zemine taşıyamamasına yol açıyor.

İran, Çin açısından sıradan bir ülke değil. Çin'in Kuşak ve Yol Girişimi'nde önemli bir konumda bulunan İran, Pekin açısından Orta Doğu'ya açılan bir kapı. Bu açıdan bakıldığında, Basra Körfezi ve Hürmüz Boğazı çok önemli stratejik noktalar. İran ile İsrail arasında topyekün bir savaşın Hürmüz Boğazı'nın kapanmasına, petrol akışının sekteye uğramasına yol açması durumunda Çin ekonomisi ciddi zarar görebilir. Dolayısıyla, İran'ın misilleme olarak Hürmüz Boğazı'nı kapatması "Çin’i çok rahatsız edecek" bir hamle olabilir.

Öte yandan İran, jeopolitik teorisyen Nicholas Spykman'ın işaret ettiği "kenar kuşak"ın tam ortasındaki kritik bir ülke. Spykman'ın teorisini kısaca hatırlarsak Avrasya'nın çevresi kontrol edilmeden, merkezin kontrolü de olanaksızdır. Bu yaklaşım özellikle Soğuk Savaş sırasında ABD'nin Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) kenar kuşak üzerinden çevrelemesinin de temelini oluşturmuştur.

ABD, kenar kuşağı istikrarsızlaştırarak rakip güçlerin etki alanlarını sınırlamayı hedefleyen bir stratejik vizyonu tatbik ediyor. NATO genişlemesi, Hint-Pasifik stratejisi, Orta Doğu'daki üsler bu çerçevede değerlendirilebilir. Buna karşılık olarak Çin'in Kuşak-Yol Girişimi ile İran üzerinden Batı'ya açılma stratejisi, kenar kuşağın kontrolü meselesini ABD açısından sıkıntılı bir hale getiriyor.

İsrail'in İran'a saldırısı bir anlamda bu kuşakta meydana gelen "jeopolitik boşluğu" tahkim etmeye dönük gibi görünüyor. Bu, ABD açısından İsrail üzerinden maliyeti düşük dolaylı bir çevrelemeye de işaret ediyor.

Günümüzde de ABD, yine bu kuşak üzerinden Çin ve Rusya'nın "sınırsız dostluğunu" çevreliyor. İran gibi kuşak üzerinde yer alan ülkelerin istikrarsızlaşması da Çin açısından stratejik bir kayba işaret ediyor. Bu nedenle İran'ın ayakta kalması, Çin açısından stratejik ve jeopolitik bir zorunluluk olarak öne çıkıyor. Öte yandan, Çin'in İsrail ile olan ekonomik ve teknolojik işbirliğini de bir not olarak kenara düşmekte fayda var. Dengelemenin nedeni de tam olarak bu ilişkiler olarak düşünülebilir.

Stratejik sabır Çin'i nereye sürüklüyor?

Ancak son beş yılda Çin'in oluşturduğu dengeler net biçimde İran eksenine doğru kaymış durumda. Özellikle 7 Ekim sonrası Gazze'de yaşanan soykırımda Çin'in İsrail'e yönelik söylemini sertleştirmesi ve Hamas delegasyonunu misafir etmesi dikkate değer hususlar olarak öne çıkıyor. Bu hamlelerle Çin'in soğuk kanlılıkla denge kurmaya çabalarken, ortaklıklarını canlı tutarak jeopolitik risklere ve çatışmaya bulaşmadan sorunu ötelemenin yollarını aradığı görülüyor.

BRICS ve ŞİÖ meselesine gelince bu çok taraflı yapılar henüz NATO benzeri bir güvenlik garantisi sunmuyor. İran, bu çerçevelerin siyasi meşruiyet sağladığını düşünebilir ama askeri anlamda yalnız olduğunun da farkında. Dolayısıyla, İran-İsrail krizi küresel ölçekte Çin'in ve çok kutuplu retoriğin sınandığı alanlardan biri haline dönüşmüş durumda.

Eğer İran rejimi ayakta kalır, İsrail'in saldırıları boşa düşerse, bu Pekin açısından sessiz bir kazanım olacaktır. Aksi senaryo ise yalnızca Tahran için değil, çok kutuplu retoriğin ve Çin'in ortakları ile olan ilişkilerinin meşruiyeti açısından bir kırılma yaratacaktır.

İran-İsrail çatışması, Çin'in stratejik işbirliği anlayışını test eden bir an olarak tarihe geçiyor. Bu kriz, Batı'nın sert güçle müdahalesine karşılık, Doğu'nun "stratejik ve jeopolitik bir sabır" üzerinden yürüttüğü diplomasinin sınırlarını da ortaya koyuyor.

Sonuç olarak, Çin'in jeopolitik denge üzerinden kurgulamaya çalıştığı çok kutuplu söylem İran sınavı ile karşı karşıya. Bu sınavın sonunda Çin etkili hamleler üretemezse İran üzerindeki yumuşak güç kapasitesini kaybedecektir. Çok kutupluluk söylemi yara alacak ve enerji tedarikinde yaşanacak sıkıntılar bir kırılganlık ortaya çıkaracaktır.

Öte yandan, Çin'in bu tarz krizlerde oynadığı arabulucu rolü de ciddi bir eleştiriye tabi tutulacaktır. Bu kapsamda Çin, Rusya ile birlikte İsrail'i ateşkese zorlayacak bir diplomatik inisiyatif geliştirmeye yönelebilir.

.

[Dr. Hüseyin Korkmaz, Bağımsız araştırmacı. 2021 yılında “Küresel Organik Kriz ve Yeni Soğuk Savaş: ABD ve Çin’in Sınırsız Stratejik Rekabeti” başlıklı kitabı yayınlanan yazarın çalışma alanları arasında Küresel hegemonya, ABD-Çin ilişkileri ve Çin’in Dış Politikası bulunuyor.]

Kaynak: AA

.

dikGAZETE.com

Haftanın Öne Çıkanları

İsrail, Ukrayna'ya Patriot gönderdiklerini duyuran kendi büyükelçisini yalanladı

2025-06-10 13:12 - Dünya

Sağlık hizmetlerinde tanıtım ve bilgilendirmeye yönelik çalıştay düzenlendi

2025-06-10 15:03 - Sağlık

IMF, Suriye'deki ekonomik ve finansal şartları değerlendirdi

2025-06-10 19:38 - Dünya

Türkiye Diyanet Vakfı, Afganistan'da yaklaşık 200 bin ihtiyaç sahibine kurban eti ulaştırdı

2025-06-10 09:28 - İslam-Hayat - Zilhicce 1446

49. Hitit Rallisi hafta sonu Ankara'da düzenlenecek

2025-06-12 09:42 - Spor

Borsa haftaya yükselişle başladı

2025-06-10 10:09 - Ekonomi

2025'te Yapay Zeka Kodsuz Geliştirmede Ortaya Çıkan Trendler

2025-06-13 09:16 - Teknoloji

Vergi İletişim Merkezine yurt dışından gümüş madalya

2025-06-15 12:22 - Ekonomi

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın barış diplomasisi Rus medyasında geniş yer aldı

2025-06-15 07:06 - Özel Haber

Apple, geliştirici konferansında yeni teknolojilerini duyurdu

2025-06-09 23:48 - Teknoloji

İlgili Haberler

İsrail, İran'a saldırılarıyla birlikte Batı Şeria'dakilere de hayatı 'cehennem' etti

11:48 - Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor

Baykar ve Leonardo arasındaki ortak girişimin imzaları Paris Havacılık Fuarı'nda atıldı

17:13 - Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor

İsrail savaş uçaklarının yakıt ikmali ile ABD'nin tanker uçakları merak konusu oldu

15:32 - Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor

İsrail’in İran’a saldırılarında üst düzey isimler öldürüldü

13:38 - Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor

SIPRI: Nükleer güçler cephaneliklerini artırmasıyla yeni nükleer silah tehdit dönemi başladı

11:52 - Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor

Günün Manşetleri

İsrail askerlerinin Lübnan topraklarına girerek bir kişiyi kaçırdığı bildirildi

19:22 - Dünya

Rize'de yamaçtan kopan kaya parçasının otomobilin önüne düşme anı güvenlik kamerasında

19:03 - Gündem

Rize'de haziran ayında karla mücadele sürüyor

18:58 - Gündem

AB, Ukrayna'yı roaming bölgesine dahil etmeye hazırlanıyor

18:53 - Dünya

Denizli'nin Çivril ilçesinde çıkan orman yangını kontrol altına alındı

18:48 - Gündem