Ankara
Projenin tanıtımı için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nda (BTK) tören düzenlendi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Ömer Fatih Sayan, burada yaptığı konuşmada, dünyanın, iletişim ve bağlantıda kalmak üzerine kurulu bir düzende hareket ettiğini söyledi.
İnsanların dijital evrenin sınırsız alanında bir araya geldiğine işaret eden Sayan, teknolojinin hayal edilemeyecek hızda hayatları şekillendirdiğini dile getirdi.
Sayan, sosyal medya platformlarının birçok alanda yeni fırsatlar sunduğunu ve sosyal medyanın "vazgeçilmez" haline geldiğini bildirdi.
We Are Social ve Meltwater tarafından hazırlanan Dijital 2025 Türkiye Raporu'na göre, Türkiye'de internet kullanan kişi sayısının 77,3 milyona, sosyal medya kullanıcılarının ise son bir yılda yüzde 1,7 artarak 58,5 milyon kişiye ulaştığını aktaran Sayan, şöyle devam etti:
"Kullanıcıların yüzde 46,6'sı kadın, yüzde 53,4'ü erkek. İnternet kullanıcıları, günlük ortalama 7 saat 13 dakikayı internette geçiriyor. Her gün sosyal medyada geçirilen süre 2 saat 43 dakika. Instagram, YouTube, TikTok gibi platformlar en çok tercih edilenlerden. Verilere baktığımızda, ülkemizde en çok kullanılan sosyal medya platformu 58,4 milyon kullanıcıyla Instagram. Onu 57,5 milyon kullanıcıyla YouTube, 40,2 milyon kullanıcıyla TikTok takip ediyor."
"İnternet hayatımızın vazgeçilmez parçası"
Sayan, aylık platform kullanım sürelerine bakıldığında ise internet kullanıcılarının ayda ortalama 32 saat 36 dakikayla en çok Instagram'da vakit geçirdiği bilgisini verdi.
TikTok kullanıcılarının ayda 26 saat 26 dakika harcadıklarını belirten Sayan, "Tüm bu veriler bizi tek bir sonuca yönlendiriyor, internet kanalları hayatımızın vazgeçilmez bir parçası." değerlendirmesinde bulundu.
Sayan, bu durumun sosyal medya ve "influencer"lık gibi kavramları ortaya çıkardığını bunlara ilişkin bir ekonominin oluştuğunu anlattı.
Bu yeni ekonominin, içerik üreticilerini güçlendirirken pazarlama dünyasında köklü değişikliklerin önünü açtığını vurgulayan Sayan, "Yaklaşık 250 milyar dolar büyüklüğünde olan sektörün, 2027'ye kadar 500 milyar dolara ulaşması bekleniyor." dedi.
Sayan, Türkiye'de genç girişimcilerin, sosyal medya üzerinden işlerini büyüterek ekonomiye katkı sağladığına dikkati çekerek, bu durumun, dijitalleşmenin yalnızca bireysel değil, ekonomik bir devrim olduğunun en büyük kanıtlarından biri olarak görüldüğünü söyledi.
TikTok gibi platformların, gençlerin kendilerini ifade etmeleri, yeteneklerini sergilemeleri ve dünyayla bağlantı kurmaları için fırsatlar sunduğuna dikkati çeken Sayan, şöyle konuştu:
"Bu fırsatları bilinçli ve sorumlu şekilde kullanmamız gerektiğini unutmamalıyız. Sosyal medya bilgiye erişimi hızlandırırken yanlış bilgilendirme ve dezenformasyon, akran zorbalığı gibi sorunları da beraberinde getiriyor. Doğru bilgiyi yaymak ve dezenformasyonla mücadele etmek, insanlara güvenli bir dijital ortam hepimizin ortak sorumluluğu. Platformların da zararlı içeriklere karşı etkili filtreleme sistemlerini devreye alması, toplumsal sorumluluğun bir gereği."
"Ailelere yönelik bilinçlenme seferberliği başlatıyoruz"
TikTok Devletlerle İlişkiler ve Kamu Politikaları Türkiye ve Levant Bölge Başkanı Fatih Kafadar da dünyada 1 milyardan fazla insanın TikTok'ta yeteneklerini sergilediğini bildirdi.
Ekonomik ve kültürel üretkenliği teşvik eden ve kullanıcı güvenliğini önceleyen bir platform olarak dijital ekosisteme çok yönlü katkı sunduklarını belirten Kafadar, gençlerin dijital becerilerinin gelişmesi, yerel içerik üreticilerinin ve KOBİ'lerin desteklenmesi gibi alanlarda ulusal önceliklerle örtüşen uzun vadeli işbirliklerini önemsediklerini ifade etti.
Kafadar, TikTok'un ticarete etkisinin inkar edilemeyecek boyutta olduğuna işaret ederek, yaratıcılığın ticaretle buluştuğu, kültürün küresel ölçekte talep yarattığı bir dönüşüm yaşandığını anlattı.
Özellikle genç kullanıcılar için dijital ortamların sadece eğlence değil, aynı zamanda kimliklerini inşa ettikleri, sosyalleştikleri ve kendilerini ifade ettikleri alanlar olduğunu vurgulayan Kafadar, "TikTok olarak kullanıcılarımızı korumak için gelişmiş içerik filtreleme sistemleri, ebeveyn denetimleri ve topluluk kurallarıyla güvenliği merkeze alan bir yaklaşım benimsiyoruz." dedi.
Kafadar, her yaştan kullanıcıya hitap eden bir platform olarak güvenlik konusunu ön planda tuttuklarını, bu bakış açısıyla geliştirdikleri "Aile Eşlemesi" özelliğini yakında birtakım teknolojik geliştirmelerle daha da güçlendirdiklerini söyledi.
Uygulamanın özelliklerine dikkati çeken Kafadar, şunları kaydetti:
"Bu özellik, ebeveynlerin kendi hesaplarını çocuklarının hesaplarına bağlamalarına, çeşitli gizlilik ve güvenlik kontrollerini uygulamalarına, böylelikle gençlerin hem özgür hem de güvenli bir dijital ortamda var olmalarına yardımcı oluyor. Ailelerin bu dijital yolculukta güçlendirilmesinin son derece önemli olduğuna inanıyor ve ülkemizde, özellikle ailelere yönelik bir bilinçlenme seferberliği başlatıyoruz.
Proje kapsamında BTİDER ile iki yıl boyunca Balıkesir'den Mardin'e, Trabzon'dan İzmir'e onlarca şehrimizi dolaşacak bir eğitim otobüsü, Türkiye'nin dört bir yanında internetin ve sosyal medyanın güvenli ve bilinçli kullanımını teşvik edecek bir mobil öğrenme merkezi tasarladık. Bu otobüste aileler ve gençler, dijital mahremiyetten siber zorbalığa, içerik güvenliğinden dijital ebeveynliğe kadar pek çok konuda hem eğitici hem de eğlenceli deneyimler yaşayacak. Amacımız toplumda daha güvenli bir dijital deneyimi farkındalık düzeyinden çıkarıp bir yaşam kültürüne dönüştürmek."
"Temel değerlerimizi her adımda rehber ediniyoruz"
BTİDER Başkanı Ömer Faruk Sorgun ise dijital dönüşümün hızla ilerlediği bu dönemde, bilgi teknolojileri ve internet güvenliği alanlarında toplumsal farkındalık oluşturmak ve bu alanlarda ülkenin gelişimine katkı sağlamak amacıyla yola çıktıklarını ifade etti.
Dernek olarak, teknolojiyi sadece tüketen değil, aynı zamanda üreten ve yön veren bir toplum olma hedefiyle çalışmalar sürdürdüklerini vurgulayan Sorgun, "Misyonumuz, Türkiye'deki bilgi teknolojilerinin gelişimine katkı sağlamak ve internetin güvenli kullanımını teşvik etmek. Bu doğrultuda, sektördeki profesyonellerin gelişimini desteklemek, yenilikçi projeler üretmek ve kamu kurumlarıyla işbirliği içinde olmak önceliklerimiz arasındadır. Vizyonumuz ise ülkemizde bilgi teknolojileri profesyonellerine değer katarak sektöre yön vermek. Bu hedefe ulaşmak için şeffaflık, gelişim, öncülük, dayanışma ve çeviklik gibi temel değerlerimizi her adımda rehber ediniyoruz." diye konuştu.
Sorgun, BTİDER olarak, bilgi teknolojileri ve internet güvenliği alanlarında daha güvenli, bilinçli ve üretken bir toplum oluşturmak için çalışmalara kararlılıkla devam edeceklerini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com