?>

Altman ve Musk, teknolojiyi insan vücuduna yerleştirmek için yarışıyor

İnsan ve teknolojiyi birleştirmeyi hedefleyen projelere yapılan yatırımlar her geçen gün artıyor

Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor - 1 gün önce

İstanbul

Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Dağ, "Beyin-bilgisayar arayüzleri, yapay zeka destekli implantlar, genetik müdahaleler ve zihin yükleme projeleriyle insanın bir tür 'teknolojik cihaz' gibi işlev görmesi isteniyor." dedi.

Derlenen bilgilere göre, insan ve teknolojiyi birleştirmeyi hedefleyen projelere yapılan yatırımlar her geçen gün artıyor. Financial Times’a göre OpenAI Üst Yöneticisi (CEO) Sam Altman, "Merge Labs" adında bir beyin-bilgisayar arayüzü startup’ı kuruyor.

ABD'li iş insanı Elon Musk'ın sahibi olduğu ve insan beynine çip yerleştiren Neuralink şirketine rakip olması beklenen bu yatırımla transhümanizm ve teknolojik tekillik tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

"İnsansız Dünya Transhümanizm" kitabının yazarı Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Dağ, transhümanizm düşüncesinin pratiklerinden biri olan teknolojinin insan vücuduna yerleştirilmesi (teknolojik tekillik) projesinin, insanın biyolojik sınırlarını aşarak zihinsel, fiziksel ve psikolojik yeteneklerini artırmayı amaçladığını söyledi.

Bu tartışmayı ilk hem teorik hem pratik olarak Musk ve Altman’dan önce Google’ın eski mühendislerinden olan Ray Kurzweil başlattığını anlatan Dağ, "Musk’ın Neuralink girişimiyle (2021) gündeme gelen tekillik, beyin-bilgisayar arayüzleri ve implantlarla bir nevi bilinci makineye aktarmaya çalışıyor. Sam Altman’ın da bu girişimde bulunması, teknolojinin sadece sağlık, eğitim alanlarında değil aynı zamanda küresel düzeyde ekonomik ve toplumsal dönüşümleri meydana getireceğini gösteriyor." diye konuştu.

Dağ, transhümanizmin motivasyonunun insanın kendi sınırlarını sürekli zorlamak ve yeni varoluş biçimleri inşa etme çabası olduğuna işaret ederek, şöyle konuştu:

"Daha verimli, yaratıcı ve dayanıklı bir varlık olmak isteği insanın bilişsel ve fiziksel kapasitesini artırma arayışını doğurdu. Olumsuzluk ve sınırlılık olarak görülen hastalık, yaşlanma ve ölüm vb. aşılmak isteniyor. İmplantlar ve biyoteknolojik müdahalelerle, felçli birinin düzelmesi veya Alzheimer, Otizm, Downsendromu gibi engellerin ortadan kaldırılması mümkün. Bilinci makineye aktararak dolaylı da olsa ölümsüzlüğün gerçekleşeceğini düşünüyorlar. İklim değişikliği, salgın hastalıklar veya kıtlık gibi küresel krizlerin çözümünde teknolojinin dönüştürücü rol oynayacağı düşünülüyor. Kısaca bu projeler yeni etik, sosyal ve kültürel tartışmalar doğuracak."

"İnsanın bir tür 'teknolojik cihaz' gibi işlev görmesi isteniyor"

Bu vizyonun amacının insanın biyolojik sınırlarını aşarak onu zihinsel ve fiziksel olarak geliştirmek olduğunu aktaran Dağ, "Beyin-bilgisayar arayüzleri, yapay zeka destekli implantlar, genetik müdahaleler ve zihin yükleme projeleriyle insanın bir tür 'teknolojik cihaz' gibi işlev görmesi isteniyor. İnsanın makinelerle entegre edilebilecek bir varlığa dönüşme potansiyeli taşıdığına yönelik tasavvur, insanı 'organik' sürecinden 'mekanik' sürece taşımaya yönelik. Bu projeler kısmen de olsa gerçekleşirse insanın organik varlık olduğu sorgulanarak bilinç, kimlik, irade, özgürlük, eşitlik gibi kavramlar yeniden düşünülecek" dedi.

Dağ, insanlık tarihinin 'kendini aşma' arzusunun yeni bir evresi içinde olduğuna dikkati çekerek, şunları söyledi:

"Prometheus’un ateşi çalması ya da Gılgamış’ın ölümsüzlük yolculuğu, insanın sınırlarını aşma tutkusunu gösterir. Bu tutku, doğa üzerinde egemenlik kurma arzusuyla akılcı ve bilimci 'aydınlanma'yı doğurdu. Sonrasında makineler aracılığıyla insan emeğini ve hayat tarzını dönüştüren Sanayileşme, ardından 20. yüzyılda bilgisayar ve dijitalleşme insan zihnini teknolojik sistemlerle bütünleştirme çabası doğdu. İnsan, yalnızca doğayı değil, kendi biyolojik varlığını da dönüştürme eşiğinde. Dolayısıyla makine-insan birleşimi, tarihin doğal akışında (Batı) insanın teknolojiyle iç içe gelişim sürecinin hızlandırılmış (teknoloji yoluyla) evrimsel sıçrama noktası olarak görebiliriz."

"Transhümanist projeler, insanı ve hayatı sadece madde planında görüyor"

Transhümanizm tartışmalarının modern çağın en radikal kırılma noktalarından biri olduğunu düşündüğünü aktaran Dağ, biyo-teknoloji, yapay zeka ve sibernetik alanında olan çalışmaların insanı salt bir biyolojiye veya "teknolojik cihaza" indirgeme riskini taşıyabileceğini söyledi.

Dağ, İnsanın yalnızca biyolojik beden (beşer) veya bilişsel bir makine değil aynı zamanda kültürel ve metafizik bir varlık olduğunu belirterek, "Bu tür (transhümanist) projeler, insanı ve hayatı sadece madde planında görüyor. Oysa insan ve hayat çok katmanlı bir yapı. Bu yapı görmezden gelinirse insan işlevsel, optimize edilebilir bir organizma muamelesi görür. Bu da “dehümanizasyon” dediğimiz, insanın hakiki ve asli değerlerini kaybetme tehlikesini beraberinde getirir." ifadelerini kullandı.

Dağ, sözlerini şöyle tamamladı:

"Öte yandan bu teknolojilerin eğitim, sağlık, engellilik, yaşlanma, iktisadi ve küresel krizlerle mücadelede ciddi faydalar sunabileceğini de inkar etmek mümkün değil. Önemli olan, bu ilerlemelerin adalet, etik ilkeler, eşitlik ve insan onuru çerçevesinde yönlendirilmesi ve yönetilmesidir. Eğer bu süreç tamamen piyasa dinamiklerine ve teknolojik güç sahiplerinin çıkarlarına bırakılırsa, insanlık büyük bir risk olur.

Teknolojik tekillik gibi teknolojilerin kaçınılmaz bir ihtimal olmaktan daha çok etik çerçevede yönlendirilebilir bir ihtimal olduğunu düşünüyorum. Bu projeler, ya insanı köklü biçimde özgürleştiren ya da onu makineleşmiş bir köleye dönüştüren bir geleceğe de evirilebilir. Bu nedenle asıl mesele, yalnızca teknolojinin erişeceği ufuk değil bu ufkun 'hangi insanlık için, hangi değerler adına mümkün?' olabileceği üzerinde düşünmemiz gerekir."

Kaynak: AA

.

dikGAZETE.com

Haftanın Öne Çıkanları

Diyanet İşleri Başkanlığı astronom alacak

2025-08-16 13:42 - İslam-Hayat - Safer 1447

Ermenistan Başbakanı Paşinyan: Türkiye-Ermenistan sınırının açılacağına inanıyorum

2025-08-21 15:57 - Dünya

Bosna Hersek'teki savaşta 33 yıl önce kurşuna dizilen 224 sivil dualarla anıldı

2025-08-21 16:07 - İslam-Hayat - Safer 1447

17 Ağustos Marmara Depremi'nin merkez üssü Kocaeli'de vefat edenler dualarla anıldı

2025-08-17 13:53 - İslam-Hayat - Safer 1447

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ile telefonda görüştü

2025-08-21 15:15 - Siyaset

Kırmızı bültenle aranan 3 suçlu Türkiye'ye getirildi

2025-08-21 17:08 - Gündem

İstanbul'da yaz Kur'an kurslarına 250 binden fazla öğrenci katıldı

2025-08-15 13:38 - İslam-Hayat - Safer 1447

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ‘Alaska Zirvesi’ açıklaması Rus medyasında geniş yer aldı

2025-08-17 07:56 - Özel Haber

Koruma altındaki çocuklar Karadeniz kültürünü köy yaşantısıyla deneyimledi

2025-08-22 11:48 - Magazin

Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, Düzce'de ziyaretler gerçekleştirdi

2025-08-21 15:08 - Gündem

İlgili Haberler

TCMB'den 'KKM Hesaplarından Çıkış' analizi

09:37 - Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor

İsrail, sağlık sistemini çökme noktasına getirdiği Gazze'de en az 1581 sağlık çalışanını öldürdü

14:53 - Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor

Ebulfez Elçibey vefatının 25. yılında anılıyor

11:33 - Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor

Lübnan, ABD ve İsrail baskılarına karşın UNIFIL’in görev süresinin uzatılmasında ısrarcı

14:38 - Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2011'deki Somali ziyareti, ülkenin tarihinde dönüm noktası oldu

14:57 - Analiz/Röportaj/Dizi/Rapor

Günün Manşetleri

Suriye'de yeni banknotlar aşamalı olarak tedavüle girecek

16:12 - Dünya

Eymir Gölü yakınlarındaki ormanlık alanı yakmaya çalışan şüpheli tutuklandı

15:58 - Gündem

Çanakkale'deki orman yangını 150 ağaç bulunan zeytinliği teğet geçti

15:28 - Gündem

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar: "Egemenliğimizi tanımadan resmi müzakerelere başlamayız"

15:23 - Dünya

Gazze’de açlıktan hayatını kaybedenlerin sayısı 281’e yükseldi

15:08 - Dünya